mardi, mars 31

lundi, mars 30

kissing on magazine photos

now i am a fat house cat
cursing my sore blunt tongue
watching the warm poison rats
curl through the wide fence cracks

dimanche, mars 29

yerel seçim canlı akış

dördüncü güç- medya!

gürsel tekin diyor ki: "ist büyükşehir %87 açıldı, CHP 41,57% AKP 40,09%."

babuşçu diyor ki: "tekin, toplumu manipüle etmeye yönelik, kendince ucuz ve basit bir mantıkla morallerini bozmaya yönelik psikolojik bir (yorum) yaptılar, biz de bir taraftan arkadaşlarımızın mazbatalarını seçim irtibat bürolarına ulaştırma çabaları sürerken, ciddiyetten uzak kaybetmenin vermiş oldugu psikolojik travmayla böyle açıklamalar yapılmasına tepkisiz kalmayalım dedik. biz tecrübeli bir teşkilatız. ... son gülen iyi güler diyoruz. ... doğru ve etik değil. bizce komik, daha önce dediğim gibi travmayla izah edilebilir. ... arkadaşlardan görevlerinin farkında ve fevkinde olarak mazbatalarını göndermelerini istiyorum."

tekin'den cevap: "sayın AKP il başkanının rahatsızlığını anlamış değilim. hangi veriye göre kazanmış onu da ben kendisine soruyorum. 30% açılan sandıkla nasıl kazandık diyor? telaşlanmasına gerek yok, burada rahatsız olacak bir şey yok manipüle eden bir şey de yok. sonuçta ben YSK değilim, partim adıma elime geçen bilgiyi paylaşıyorum. ... siyaset sürecinde biz bir noktaya geldik, türkiye'nin barış ortamına ihtiyacı vardır, onun üslubuyla cevap vermek istemiyorum. ... kaynağın hiç önemi yok, ben kişisel verileri sizle paylaşıyorum. onlarda varsa onlar da versinler. burada telaşlanacak bir şey yok. AKP telaşlanmış belli ki."

kılıçdaroğlu: "sonuçta bugün bir demokrasi şöleni olduğunu düşünüyorum. üzülerek söylüyorum, bilgisayar sistemleri çökmüş bilgi aktarılamıyor, ciddi endişemiz var. sandıktaki arkadaşlarımızı daha dikkatli olmaya davet ediyoruz. ... YSK'ya her parti destek olmalıdır. elbetteki çıkacak her türlü sonuca saygı göstereceğiz ama bu sonuç manipüle edilmemeli, yurttaşların oylarının oldukları şekilde aktarılmasını istiyorum. AKPli arkadaşları da bu konuda hassas olmaya çağırıyorum. fatih'te elektrikler kesik. ... biz seçimin dürüstlük bağlamında, sağlıklı yapılmasını istiyoruz, saygı göstereceğiz ama tablodan rahatsızız.
muhabir: "AA 43% CHP 40,7% AKP dedi?"
k: "bize böyle bir bilgi gelmedi. sonuç şu: mevcut tabloda sorun var, bizde endişe yarattı bunu dile getirmek istedik. iktidarı göreve davet ediyoruz. burun farkıyla yarışıyoruz şu anda.
m: "darülacize'de AKP dışı oyların iletilmediği yolunda iddialar var?"
k: "bu bilgi bize de ulaştı, sandığa götürülmemişler, kendi aralarında tutanak tutmuşlar."
m: "beşiktaş merkez'de de oy kullandırılmadığı iddiası var."
m: "bu endişelerimizin boyutlarını açar mısınız, net söyler misiniz?"
k: "tutanaktaki veriler bilgisayarla aktarılıyor YSK'na. teknolojide sorun olursa, sonuçlara da yansır. ... daha açık ifade etmek istemiyorum. yanlış aktarılabileceğinden korkuyoruz, sonuçta sağlıklı tutarlı seçim olsun."
m: "ufak bir oranla geride kalırsanız itiraz eder misiniz?"
k: "şimdiden bir şey diyemiyorum, eğer endişelerimiz giderilmezse ederiz. TV farklı vbilgiler veriyor bize gelen farklı. arkadaşlar tartışılan nokta sistemin sağlıklı sonuçlanması, ileride geride olmak değil. yurttaşın sandığa attığı oy YSK’na gitsin."
m: "Bazı kanallar sizi ısrarla geride gösteriyor."
k: "yorum yapmak istemiyorum."
m: "genel seçimde oylar çöplerde bulunmuştu, böyle olmasın diye girişim var mı?"
k: "bu kez seçim sandıklarına sahip çıkmak istiyoruz, çok arkadaşımız sandıklarda. geçmişteki olayların tekrarlanmaması için arkadaşları eğittik."
m: "hangi noktalarda sıkıntı var, CHP’nin güçlü olduğu yerler mi, ondan mı soru işaretleri büyüyor?"
k: "sistem çöküyorsa sorun var demektir, neden önlem alınmadı? iktidar partisini daha dikkatli ve tutarlı olmaya davet ediyorum."

YSK: "Veri akıının yeniden sağlanması için çalışma sürdürülüyor. İstanbul, İzmir ve Adana'dan veri akışı sağlanamıyor."

karayalçın: "tahmin ettiğimiz gibi, bizim 2 puanlık üstünlüğümüzle tamamlanacaktır seçimler. ancak televizyonlardan yeni mahalle'nin ve çankaya’nın bilgileri işlenmemektedir, bu bilgiler televizyona yansımamaktadır. veritabanının yeterince işlememesi gibi bir takım gerekçeler ileri sürülerek bu iki bölgenin oyları TV'ye taşınmamaktadır. bununla ilgili olarak gerekli uyarılar yapılmıştır. ayrıca çankaya’da elektrikler kesiktir, bunun yaratmış olduğu çok ciddi sorunlar var. değişik yerlerde yaşanmaktadır, arkadaşlarımız oralara gitmiştir. ben yalnızca bunları açıklamakla yetinmek istiyordum ama size bu dediklerimi daha da güçlendirecek bir bilgiyi paylaşmak istiyorum:
ankara’da 803 sandık sonucu: 292159. melih gökçek 75625, 58287 mansur yavaş, 58501 karayalçın.
yeni mahalle 139 sandık: 33961. mansur 9340, karayalçın 13280, melih 10347.
çankaya: CHP 86730 MHP 37447 AKP 26408.
ayrıca değişik ilçelerde yapmış olduğumuz ve yansıtılmayan sonuçlar da öngörümüzü destekliyor. rahatsızlık ve üzüntü içerisindeyiz. bütün arkadaşlarımı ve hemşerilerimi sandıklara sahip çıkmaya davet ediyorum."

CHP ankara il başkanı: "tv seçim sonuçlarını veriyor, biliyorsunuz. TV’de il genel meclisi sonuçları korkunç bir manipülasyonla veriliyor.elimizde izmir, adana, çukurova ve ankara'nın sonuçları var. CHP’nin oyları yüzde 19’un çok üstünde. 1994’teki sıkıntıları yaşamak istemiyorum. buradan devletin bütün yetkililerini bu olayların tekrarlanmaması konusunda uyarıyorum. örgütümüze çağrıda bulunuyorm. biz bu seçimleri kazanacağız, ben kampanyanın başlangıcında da, şimdi de bu iddiadayım. arkadaşlarımız sahip çıksın, tutanaklarla kalmasın, torbaları da götürün ilçe seçim kurullarına. sonuçlar açıklanana kadar tüm partili arkadaşar ilçe seçim kurullarında bulunsun."

karayalçın: "çok vahim, rastlantıysa çok kötü bir rastlantı."

muhabir: "CHP 300 avukatı sandıklara yolladı."

tekin: "bazı ilçelerde çökmesi çok manidar, fatih'te ve sancaktepe'de. genel seçimde denenen bu sistem o zaman sorunsuz çalışmıştı."

muhabir: "AKP kesin sonuçlardan sonra açıklama yapmak istiyor. UYAP (ulusal yargı ağı) çökmüş. 15 dakika sonra düzelecek (23:42)."

ben: "UYAP'tan bütün avukatlar tiksinmiyor muydu? hukuk dünyası'nın windows'u olarak biliyorum ben kendisini.."

YSK: "sistem normale döndü." (23:53)

aziz kocaoğlu: "son sonuçta 30'a 57 önde gidiyoruz. önemli bir sonuç, 5 yıllık yolculuğumuzda genel kabul görmemize bağlıyorum. teşekkürlerimi sunuyorum. bütün partilerin adayları izmir'e yakışır bir şekilde centilmence yarıştı. hiçbir belediye başkanlığı adayı bunu yapmazken AKP adayıyla 2 kere açık oturuma çıktık, çok da güzel oldu. ... yerel kalkınma, önce akdeniz'in yıldızı, sonradan da buradan hareketle bir dünya kenti.
muhabir: "piriştina 47 almıştı, yukarı çektiniz, AKP de düştü. neye bağlıyorsunuz, izmirli'nin siyasi kaygısı mı vardı?"
k: "piriştina bizim efsane başkanımız, çok büyük işler yaptı. biz de onun ani kaybıyla geldik, 'yapabilir mi yapamaz mı?'dan büyük işlere geldik, omuz omuza göğüsledik ipi. kendimize has, reklam ve şov bilmeyen bir duruşumuz var, halktan biri olmamızın ve kişiliğimizin etkisi ve başka faktörler."
m: "30'da 30 hedefiniz vardı?"
k: "26, 27 kesin. birkaç ilçemizin sonuçları kesin değil. 2004'e göre hem metropol sınırları içerisinde hem de metropol sınırları dışında 10 ilçede çok büyük başarı elde ettik. açılmayan sandık olan ilçeler var."
m: "ankara ve istabul'da manipülasyon iddiaları vardı, izmir'den YSK'na veri gitmedi dendi?"
k: "bir ara AKP 29 biz 58 idik, AKP 34 biz 53'e geriledik, sonra düzeldi. kılıçdaroğlu'na ve karayalçın'a çok dikkatli olmalarını, tutanaklara dikkat etmelerini önerip başarılar diliyorum."
m: "sizin önleminiz neydi?"
k: "imzalı sandık sonucunu almak ve dökümünü yapmak her türlü manipülasyona karşı en önemli önlemdir. ... kesin sonuca ulaşıp kontrolü sağlamak mümkündür."

mansur yavaş: "YSK'yı, il ve ilçe seçim kurullarını ve emniyet görevlilerini göreve davet ediyorum, belediye araçlarının sandıkların yakınından uzaklaştırılmasını talep ediyorum, açıklamam bu kadardır. bizdeki rakamlar 36 gökçek, 34 yavaş, 31 karayalçın."

tayyip: "demokrasi tarihimizin önemli bir dönüm noktası olan seçimler sonuçlanmak üzere. öncelikle sonuç aziz milletimiz, ülkemiz ve tüm yerel yönetimlerimiz için hayırlı olsun. aslında bugün sevinçliyiz. millet iradesi bir kez daha ülkemizin demokratik olgunluğuna yaraşan şekilde tecelli etti, ancak buna gölge düşürme gayreti içinde olanlar var. çok ilginçtir, TV izliyorum, parti temsilcileri yok elektrik kesildi yok sorvır (server demeye çalışıyor) başladılar. şimdiden şaibe düşürme gayretine girmeyi etik bulmuyorum. aslen demokrasimiz gücüne güç katmıştır. hüzünlüyüz, seçime günler kala kahramanmaraş'tan gelen malum haberle sarsıldık. demokratik olmasını istediğimiz seçime günler kala yaşanan olayla üzüldük. milletimizin hür iradesiyle bir kez daha sandıklara gittik. türkiye'yi ileri hedeflerine götürecek olan bir demokraitk bir seçim yaptık. sayımlar yapıldı, birleştirme bordrolarını tamamlıyoruz, tamamlıyorlar. özellikle altını çizmek isteidiğim husus, seçimin rakamsal sonucu n'olursa olsun kazanan milletimizin aziz iradesi, demokrasi, türk milleti olmuştur. AKP kurulduğu andan itibaren milli iradeye saygılı olmuş, halkımızın gösterdiği irade ile yol almıştır. her seçimi halktan bir mesaj oalrak gördük, bunu doğru okumaya çalıştık, ona göre siyasetimizi şekillendirdik. ana eksenimizi belirler millet iradesi. bundan sonra dersimizi farklı şekilde çalışmaya devam edeceğiz. başarıdan da başarısızlıkltan da ders çıkarmayı siyasetin kalitesini yükseltmek için önemli görüyoruz. bu çerçevede önümüzdeki günlerde daha kapsamlı değerlendirmeler yapmamız önem taşıyor. seçilen arkadaşlarımızın sırtına emanet yüklenmiştir. emaneti taşımak emin olmayı, dolayısıyla vakur olmayı gerektirir. bizim sevincimiz başkasının üzüntüsü olamaz. adalet ve kalkınmaya gönül vermiş kadrolar olarak ne merkezi ne yerel düzeyde bize oy verenle vermeyen arasında ayrım yapmadık, yapmayacağız. hizmet verirken, kaynak dağıtırken ayrımcılığa tenezzül etmedik, etmeyeceğiz. her kazanana eşit mesafedeyiz. hepsini kendi partimizden gibi görüyoruz. millete hizmet için onlara yaklaşacağız. sandıktan çıkan başkanlara da bunu salık veriyorum. 6,5 yıldır hükümette, 5 yıldır yerel yönetimlerde çok hizmet verdik ama daha çok işimiz var. biz zümre, kavim, kabile, bölge siyasetini elimizin tersiyle reddettik. belki bedeli de oldu, ama bunu ödemeyi göze aldık. 3 kasım 2002, 28 mart 2004 ve 7 temmuz 2004'teki gibi milletimizin takdirine saygımız sonsuzdur. il genel meclisi ve belediye başkanlığında muhalefetin toplamı AKP'den az ya da ona denk. AKP oy yüzdesinde CHP ve MHP'nin toplamını geçmiştir. yani AKP kendi kendisiyle yarışmıştır. sonuç güvenoyudur. meydanlarda hep bir şey dedim, bu seçimin birinci partisi kim olacak? önemli olan budur. birinciliği hedeflenmeyenleri yorumcular değerlendirmektedir. toplumsal merkezdeki yerini pekiştirmiş, tüm türkiye'yi kucaklayan bir AKP var. AKP'yi masaya yatır, 81 vilayette göreceksin, diğerlerine bakınca bu yok. biz tüm türkiye'deyiz, diğerleri belli bölgelerde. yeniden koşuya devam, durmak yok hizmete devam. halkımızın hizmetindeyiz, atatürk'ün de ifade ettiği gibi millete efendilik yoktur, millete hizmet vardır. imkanlarımız ve kaynaklarımız artsın ve adaletle paylaşılsın diye, türkiye güçlensin ve dünyayla yarışsın, kimse aç açıkta kalmasın diye, gencin kadının emeklinin yüzü gülsün, marka şehirlerimizin vizyon şehirlerimizin sayısı artsın diye çalışacağız. her kesimi her bölgeyi demokrasi, adalet kuşatsın diye, türkiye atatürk'ün koyduğu muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıksın, güven ve istikrar daim olsun diye koşacağız. sonuna kadar demokrasi, hukuk, adalet. TC devleti'nin demokratik, laik, sosyal hukuk devleti olduğu noktasından hareketle. türkiye eski kaos ve kriz günlerine dönmeyecektir bu demokrasi ile. yarın kimse millete haksızlık yapmasın, sandıktan çıkan iradeyi kimse küçümsemesin. siyaset kurumu bunu iyi yorumlasın bir bütün olarak. hepimiz türkiye ölçeğinde büyük düşünelim. vatandaşlarımız müsterih olsunlar, ülkemiz bugün dünden çok daha güçlüdür. bugün yeni bir gündür, yeni bir süreç başlıyor. seçim sürecinde maksadını aşan söylemler artık bitmiştir. demokratik rekabet çoğulcu demokrasinin gereğidir. TV'de bazı şeylerin yanıltılarak ifade edildiğini gördüm. AKPliler'e şunu ifade etmek istiyorum. sizler nasıl davranacağını biliyorsunuz, ilçe seçim kurullarını takip ediniz, işi ihmal etmeyiniz. bu ifadelerim diğer partiler için de geçerlidir, önemli olan hak yerini bulsun, saptırmalar ya da hafıza kayıtlarında soru işaretleri olmasın. nihai olmasa da değişme şansı azalan sonuçlara göre, 11 büyükşehir ile seçime girmiştik, birini kaybettik.
16'nın 10'u bizde. öbür taraftan 65 il belediyesi'nin 36'sı AKP'de."
muhabir: "kendimizle yarışıyoruz dediniz, ortaya çıkan tablo sizi tatmin etti mi? her seçimi mesaj olarak da algıyorum demiştiniz."
t: "bana önceden de tahminler sorulmuştu, iki kriterimin olduğunu söylemiştim ilki 28 mart 2004 seçimleridir, yerel seçim bazında. birinci kriter işliyor, nihai rakamlarla değerlendireceğiz. 42 puandı o zaman. ikinci kriter 22 temmuz'dur. il genel meclisi oylanarında orayı yakalamayı hedefleriz demiştim, eski oyumuzu alamadığımız görünüyor. süreç içerisinde arkadaşlarla değerlendirmemizi yapacağız, niçin bu noktaya düştük, eksiklerimizi gidererek bundan sonraki sürece o şekilde gireceğiz."
m: "ilk sorum: iddialı bir siyasetçi olan RTE'ye bu rakamlar yetti mi? ikinci: seçimden önce kabine revizyonu için seçimden sonra demiştiniz. kabine revizyonunda seçim sonuçları etkili olur mu?
t: "bana göre siyasetçinin iddiasızı olmamalıdır. bu oranlar beni tatmin etmiş değil, daha ileri olmasını isteriz, onun için söylüyorum, nerede eksiğimiz var, gidereceğiz. her partinin tek hedefi var; AKP. buna ek olarak birçok medya grubuna karşı mücadele verdik, üstüne üstlük küresel finans krizi ortamındaydık. meydanlarda konuşulan sadece yerel yönetim değildi. ikinci soruya cevap olarak seçimle bağlı olarak da olmayarak da revizyon yapılabilir. eninde sonunda 6,5 yıldır iktidarda olan bir partiyiz, kimse hep orada oturacak değil, biz de orada oturacak değiliz."
m: "diyarbakır, van, siirt kazanılamadı. bu meseleye bakışınız vardı, buraları kaybetmiş olmanız bu meseleye bakışınızı değiştirir mi? 2004'te trabzon'a üzülmüştünüz, bu sene sizi böyle üzen il var mı?"
t: "biz yerel yönetimi kimlik siyasetiyle değil, hizmet ve eser siyaseti olarak gördük, temel ilkemiz buydu. gördük ki hizmet siyaseti pek tutarlı olmuyor,kimlik siyaseti ağır bastı oralarda. bir gözden geçirme yapacağız. trabzon'da merkezi yönetimle ilgili seçime bakınca muhteşem bir sonuç, yerelde ise imkansız. şimdi trabzon'dan bu sonucu almak bizi mutlu etti, niğde ve ardahan bizi mutlu etti. van ve siirt, doğrusu, üzüldüğüm iller oldu. bitlis devam etti. manisa, balıkesir'de verilen hizmetler anlatılır gibi değil. nasıl aldık, nasıl verdik. bunları inceleyip adımlarımızı atacağız."
m: "istanbul ve ankara polemikleri? ilk açıkladığınız il antalya oldu, belki en çok ziyaret ettiğiniz ildi. sonucu nasıl buluyorsunuz?"
t: "çok ama çok anormal buluyorum. saygım var, o ayrı. 28 kere hizmetlerin açılışı için gittim. tarihinde görmediği hizmeti bizim 5 yıllık dönemimizde gördü. demek ki bu kadar hizmet karşılık bulmuyor, bundan dolayı üzüntülüyüm. istanbul ve ankara'yla ilgili adeta bir tahrik yarışı var. bize gelen mazbatalarla süreci takip ediyoruz. gölge düşürme kaygısı var. belediye otobüsleri gelmiş, talep edilmiş gidilmiş. ışıklar sönmüş, e söner. serverlar çalışmıyor, muhattabına sor. yıllar yılı seçimler yapılıyor. gölge düşürme çabası yanlıştır. sandık görevlileri vardır. buralardan sonuçlar çıkarmaya, istenilen sonuç elde edilmezse böyleydi böyle oldu demeye hakları yoktur. bizdeki sonuçlara göre adaylarımız iki ilde de öndedir.
m: "şanlıurfa ve sivas? yarın siz bir manşet atmak isteseniz AKP tablosunu nasıl çizerdiniz?"
t: "çizmeme gerek yok, ikinci ve üçüncü partilerin toplamından fazla oy aldık. arkadaşlar biz ilke partisiyiz. şu anda şanlıurfa'da kazanan şahsı kendimizden aday yapabilirdik, takım oyununa uymadıkları için yapmadık. adana'da da öyle. ilkemiz uğruna gerekirse il kaybederiz. siyaset kolektif bir oyundur, buna uymayan insanlarla olmaz. böyle yaptık, böyle yapacağız."

önder sav: "seçim kurullarında sandıkları değişik yerlere yönlendirip kaydırma çabaları vardır. örnek: dikmen. hem iktidar hem YSK gerekli önlemleri almakla mükellefken, türkiye'nin kaderini etkileyecek bir günde büyük bir laçkalık işletilegelmiştir. anayasal bir kurum olan YSK denetiminde yapılması gereken bir seçimlen, siyasi organın ağırlığı çok büyüktür. seçim kurullarında AKP'li bakanlar vardır, biz içeri alınmazken onlar içeride yargıçlarımızı etkilemeye çalışmaktadırlar. onurlu yargıçlarımızın etkiye maruz kalmayacaklarına inanıyorum. nedir bu telaş? yine '81 ilde varız' diye mezarlıkta türkü söylüyor. ama zeminin ve AKP'nin ayaklarının altından kaymakta olduğunu görüyor, sitemini, endişelerini, geleceğe yönelik korkularını paylaşıyor. 52 değil 38'e düşüyorlar, CHP'ye biçilen 15'in üzerindedir CHP. seçim kalelerini kaybediyor. kalıcı olamayacaklarıdır. bu bir çöküşün başlangıcıdır. araba yokuş aşağın inmeye başlamıştır, süratle inmeye devam edecektir. ... iktidar seçimin gerçek sonucunu göstermelidir. kaymakamlara, valilere, emniyete emir vererek sonuç saptırılmamalıdır."

benden bu gecelik bu kadar.



vendredi, mars 27

bells of division

the grass was greener.
the light was brighter.
the taste was sweeter.
the nights of wonder with friends surrounded.
the dawn mist glowing.
the water flowing.
the endless river.
forever and ever.

jeudi, mars 26

elif'e açık mektup

beğenmedin, hevesim kırıldı.
seni evimde zahiri misafir etmekten bıktım ayrıca, cidden gel (:

dimanche, mars 22

pies and pies and pies and pies

18
00:01:12,860 --> 00:01:15,540
And the party began.
19
00:01:35,830 --> 00:01:38,880
Until the party stopped,
20
00:01:38,890 --> 00:01:43,340
and young Ned learned that even a
forkful of immediate gratification
21
00:01:43,380 --> 00:01:47,760
can lead to a world of
grave consequences .

samedi, mars 21

babacan'ın beyni fırtınalarda

simidim var, gevreğim yok.
nane çayı içiyorum ama fas'taki gibi değil- lars'a fas maili yazılmalı.
(AMAN ALLAHIM NE KADAR ENTERNASYONEL BIR BLOG YAZARI!!)
sabahın köründe ceylan'a gittim, döndüm, su forumu sekreteryası'nı kınıyorum buradan.
beyin fırtınası'nda babacan'ı izliyorum. nasıl amerika'yla ortak dış politika yaratılacak, ondan bahsediyor. neo-osmanlı sorusunu şık bir fiskeyle iteledi, bakalım tamamen bertaraf edebilecek mi?
uykum da kaçtı.
-"abd bunu türkiye'nin rol çalması olarak değerlendirebilir mi?"
-"bazı lobiler rahatsız olmuş olabilir."
-"eski yönetimle obama'yla olduğu kadar yakın olmadığımız söylenebilir mi? mesela suriye konusu.."
-"biliyorsunuz bush yönetimiyle 2003'te yaşanmış sendrom, artık gizlemeye saklamaya gerek yok, iktidarımızın da ilk yılıydı, kolay bir dönem olmadı. ancak bizim iktidarımızın da farklı bir duruşu vardı, türkiye alışılagelmiş tepkilerini vermedi. farklı düşmekten korkmadı. son zamanlarda işler rayına girmişti doğrusu, mesela ırak, en çok işbirliği yaptığımız alan oldu. iyiniyetimizi, gizli oyunlarımızın olmadığını gördüler ırak üzerinde, bu da güveni oluşturdu. ilk suriye temaslarında problem çıkardılar ama sonradan merakla sorar hale geldiler ne soruyorlar diye."

hayır raportörlük yapmak istemiyorum bugün daha fazla.

ama HB kahraman bastırıyor: neo-osmanlıcılık!
-"uyguladığımız politikayı birkaç kelimeye sığacak, etiketlenecek bir politika olarak görmüyorum. neden dersiniz, aktivite alanımız eski osmanlı coğrafyası değil ki."
HBK:
-"o yüzden yeni diyorlar.."
-"sahara altı afrika, siyah afrika'da 15 büyükelçilik atmak istiyoruz mesela."
F. Koru:
-"o zaman osmanlı'nın yarım bıraktığı işi tamamlıyorsunuz da denebilir.."
-"tabii, nereden baktığınıza bağlı ama o kelime kullanılmamalı, bazı ülkeler veyahut gruplar rahatsız olabilir, leyhimize kullanabilir. temel hak ve özgürlükler vurgulanmalı dış ilişkilerde de. misal, ufak bir afrika ülkesinde darbe olacaktı, kontağa geçtik, ne yapabiliriz dedik, istediklerini yaptık- darbe olmadı."
F. Koru:
-"peki neden orayla ilgileniyoruz?"
-"bu akp'nin türkiye vizyonuyla da ilgili. (isolationisme'in biteceğini anlatıyor uzun uzun) türkiye bir konferansta konuşacağı zaman salon susup dinliyor. önemimiz artıyor, türk işadamlarının işi kolaylaşıyor (dayanamadı patates soktu araya sudan'dı taze mısırdı..). türkiye'nin kültürünü dinini tanıtalım istiyoruz."
FK:
-"uluslararası örgütlerde de faydasını görüyoruz?"
-"BM Güvenlik Konseyi.."
-"İKÖ.. belki NATO'da da aday göstermeliyiz, başarırız?"
-"belki.."
HBK:
-"ortadoğu'ya dönersek, 2010 sonuna kadar ABD'nin Irak'tan çekilmesi olası mı?"

vesaire vesaire.

jeudi, mars 19

faux goth

i tried to do handstands for you.
but everytime i fell for you.
i'm permanently black and blue, permanently blue for you.

i grabbed some frozen strawberries so i could ice your bruising knees.
but frozen things they all unfreeze and now i taste like all those frozen strawberries i used to chill your bruising knees.
hot july ain't no good to me, i'm pink and black and blue.

i got bruises on my knees for you.
and grass stains on my knees for you.
got holes in my new jeans for you.
got pink and black and blue.

for you.

lundi, mars 16

oh, jerry.

1
00:00:02,440 --> 00:00:04,078
I love it when people
are complimented on their clothes.
2
00:00:05,680 --> 00:00:08,148
And they accept the compliment
as if it was about them.
3
00:00:08,320 --> 00:00:11,517
Nice tie. Well, thank you.
Thank you very much.
4
00:00:11,840 --> 00:00:16,391
The compliment is for the tie.
It's not for you. But we take it.
5
00:00:16,600 --> 00:00:19,831
And that's the job of clothes.
To get compliments for us.
6
00:00:20,000 --> 00:00:22,116
Because it's very hard
to get compliments...
7
00:00:22,280 --> 00:00:25,590
...based on your human qualities.
Right? Let's face it.
8
00:00:25,760 --> 00:00:27,955
No matter how nice you are,
nobody is gonna say:
9
00:00:28,120 --> 00:00:30,076
"Hey, nice person."
10
00:00:30,760 --> 00:00:34,639
It's much easier to be a bastard and
just try and match the colours up.

jeudi, mars 5

you don't want to know

378
00:17:20,535 --> 00:17:21,800
Magic is cool.
379
00:17:22,100 --> 00:17:24,700
Actual magic is oxymoronic.
380
00:17:25,600 --> 00:17:26,965
Might not even be oxy.