beck nesin sen?

change your heart, look around you. change your heart, it will astound you. i need your loving like the sunshine. and everybody's gotta learn sometime. everybody's gotta learn sometime. everybody's gotta learn sometime. change your heart, look around you. change your heart, it will astound you. i need your loving like the sunshine. and everybody's gotta learn sometime.

repeatten cikamadi gitti bu sarki..

ya komik bir olay yani, degil mi, yonja üyesi olmama rağmen yonja kullanmam bir şekilde..
neden kimse online degil?? düzeltiyorum, neden konusulasi kimse online degil?? aalnk! yaptiklarimi atmasaydim keske. ibo biliyorum ki okuyacaksin, hediyelerinden birini kirip digerini yirttigim icin cok üzgünüm.
bir dahaki sefere artık!
eski hattımı kontrol etsem mi etmesem mi.
allahm.
bir adet " hula"yla karsı karsıyayım. konusulacak 1 adet insan.
ben gidiyorum bloggercigim.
kendine iyi bak!

abandonnée aux hommes sans souci ni tourment..

yese fotografını koyuyordum buraya. yemedi. korkuyorsam niye yazıyorum, değil mi?

tu me suis tu me souris dans la nuit tu me seduis.. je sais que tu sais que je ne sais plus qui je suis. je t'aime tant je t'aime tant pourtant.. comme le temps qui passe aimant j'attends. toujours perdante.. tu me tourmentes et.. tes desirsme prive pour me detruire, je prends un certain plaisir a souffrir a me punir a me repentir. toujours soumise tu me meprises tu me rejettes tu me maltraites. douleur et desir sont synonyme de mon plaisir. je m'abandonne aux hommes sans souci ni tourment! je me suis perdue sans retenu pour le jeune homme un peu hors de la norme. tu me cherches tu me casses tu me tiens et je me sens bien. tu me prends si lentement je desapprend puis tu me rends mon tourment. je serai ce qui te plais la lumiere sur ta peau. c'est qui attend a ta porte il sait qui, peu importe. je serai ce que tu veux la sueur sur ton front. la brise dans tes cheveux celle qui te brisera le coup. je te souris je te nuis. je t'aime je t'aime je te detruis. je te tiens et tu viens. tout est bien qui finis bien. tu sais que je sais que tu ne sais plus qui tu es depuis que tu t'adonnes a nos petit jeu hors de la norme. je te plais tu me plais nous sommes les amants du tourment. la nuit nous tuons l'ennuis l'amour toujours nous suit. l'amour toujours nous fuie. l'amour toujours nous detruit. comme la pluie et oublie comme l'ecrit dans la nuit! je t'aime tant je t'aime tant pourtant.. je t'aime tant je t'aime tant.. je t'aime tant. pourtant. je t'aime tant je t'aime tant je t'aime tant je t'aime tant.. pourtant.

umarım benim kadar zorlanmaz insanlar bulurken. julie delpy. before sunset. lyrics. keyword de verdim işte. buyrun.

!f

eglenceli para yiyici beyin skici can yakici güldürücü ve bircok sey daha. en kid a, eger sozlerini tutmayacaksan arama!

ortaköy' de bir gece vakti

...
d.' ı tek düsündüren askerlikti. üniversiteye yazilmazsa askere gitmek zorunda kalacak, film isi iyice suya düsecekti. yenilgi baslangicinin tatsiz boguntusu kavriyordu yüregini. sofradan kalkti. fakülteye yazilirim herhalde, diye düsündü. annesine, hukuk' u kazandigni soylemeden odasina kapandi. yatagina uzandi. parasizliktan türkiye' ye dönmek zorunda kalinca ister istemez ayrildigi g.' in yüzü geldi gözlerinin onune.
...
birlikte sürttükleri paris kahvelerinde, asklari hakkinda soru soranlara, gerekli olduguna inandiklari bir umursamazlikla, " ne demek asik olmak? birlikteyiz ya" derlerdi. g. boylesi düşünceleri dile getirmekte d. ' den daha ustaydi. söyle derdi o: " birbirimize rastladik, otomobil kazasi gibi bir olay bu, insana otomobil carpti mi, yoluna devam edemez.simdi iyilesene kadar birlikte olmak zorundayiz. sonra yolumuza devam edecegiz." boyle gelistiriyorlardi sozlerini, birbirlerini seyrettiklerini soyluyorlardi. g. d.' ın hosuna gidecegini düsünerek soyle diyordu: "seyircilik onemli ama dural bir sey olmamali, burada bir otomobil kazasi oluyorsa , uzak bir yerde bir savas oluyor, daha uzak bir yerde bir ihtilal oluyor; olay ve cografya degistirmeli seyircilik... ses hizina ulasmak gerekiyor bunun icin, bu durumda gozlerimizi birbirmize dikip bunun adina ask demek budalaligini baskalarina birakalim.." d. de g. 'nin hosuna gitmek icin buna benzer seyler soylerdi, boylesi konusmalari gelistirmek bir noktadan sonra oylesine kolay ki. güzel , aci, buruk bir fransiz kahvesi icmek gibi.. dinlendirici, acitmayan.. eglendirici! "
...

hmm martin gore duygu' yu seviyormus..

e radikal tabi bu. fotosuna ensesini koyan her yerde olan adam adini yazmis, ben neden daha önce farketmedim ki? yuvamdan ucali gazetelrle aram acildi. her neyse, herneyse birlesik miydi of neden hatirlamiyorum, hayir imla kilavuzu cok uzak, radikal' in dedikodusu da bu olur iste. ebru gündes olmaz da, depeche mode olur. sanirim kültür budur.

mansun

can not stop myself from drowning..
"what came first, the music or the misery? people worry about kids playing with guns or watching violent videos afraid that some sort of culture of violence will take them over. nobody worries about kids listening to thousands, literally thousands, of songs about heartbreak, rejection, pain, misery, and loss."
of of. start again butterfly ( i owe you)
start again.
start.
again.
neye?

open up my eager eyessss

'cause i am miss brightside!
what gets you on your nerves? lying. being neglected. o kadar o kadar sıkıldım ki. okula gitmedim bugün. yarın da gitmesem. evden çıkmasam. parmaklari da seni deee..